Panagro Et-Süt Entegre Gıda Kompleksi

Konya Şeker’den Sağlıklı Beslenme İçin Bir Adım Daha; Artık Bulgurlar da Torku’dan

Üretici Ortaklarının ürettiği her ürünü işleyebilecek sanayi üst yapısını kurarak bölge üreticisinin hem daha çok üretmesini hem de ürettiğinden daha çok kazanmasını amaçlayan Konya Şeker, yaptığı üretimle buğday üretiminde Türkiye’nin en çok buğday üreten çiftçisi unvanına sahip Üretici Ortaklarının buğdayını değerlendirmek için, Bisküvi Kek ve Gofret Üretim Tesisleri ile Un Fabrikası’ndan sonra Bulgur Fabrikası yatırımını da tamamladı. Karapınar ilçesindeki 120 bin metrekarelik alana kurulan tesis günlük 120 ton buğday işleyecek. Son teknolojiyle donatılan tesisin buğday stoklama kapasitesi ise 36 bin ton.

 


Dünya’nın en büyük beş gıda markasından birini dünyanın en önemli 10 tarım havzasından biri olan Konya Ovasından çıkarma hedefini belirleyen ve bu hedef çerçevesinde market raflarındaki yerini her geçen gün hızla genişleten Konya Şeker, Türk mutfak kültürünün geleneksel ürünlerinde de hem pazarı boş bırakmıyor hem de pazarı büyütecek yatırımlar gerçekleştirmeye devam ediyor. Ürettiği geleneksel ürünleri hem iç pazara hem dış pazarlara arz eden Konya Şeker, özellikle dış pazarları yeni tatlarla tanıştırarak geleneksel ürünlerin pazar hacmini de arttırıp, ülkemiz tarım sektörüne alternatifsiz bir ticaret kanalını açarak sektörün gelirini arttırmayı hedefliyor. Bu çerçevede Konya Şeker Torku Markası ile Türk mutfağının bilenen ilk ürünlerinden olan ve Türk Mutfağında Orta Asya’dan beri en başköşede yer alan ve besin değerleri ile sağlıklı beslenme açısından üstünlükleri tartışmasız olan bulgur üretimine de başladı. Yaptığı her yatırımla üretici ortaklarının üretim hacmini arttırmayı ve yapacağı yüksek tonajlı alımlarla üretici ortaklarının ürettiği ürünlerin fiyatlarını üretici lehine regüle etmeyi amaçlayan ve üretici ortaklarının gelirini hem çeşitlendirmeyi hem de arttırmayı yatırım stratejisinin merkezine oturtan Konya Şeker, Bisküvi, kek ve Gofret Üretim Tesisleri ile Un Fabrikasından sonra bölge çiftçisinin buğdayını değerlendirmek için şimdi de Bulgur Fabrikası yatırımını gerçekleştirdi. Karapınar’da kurulan ve geçtiğimiz günlerde üretime başlayan Torku Bulgur Fabrikasının mevcut alanı 120 bin, proje alanı 62 bin, kapalı alanı ise 24 bin metrekareden oluşuyor. 36 bin ton buğday stoklama kapasitesine sahip fabrika günlük 120 ton buğday işleyecek ve 90 ton bulgur üretecek. Geleneksel üretim tekniğini teknoloji ile buluşturan tesis, sahip olduğu tam otomasyon sistemiyle de kalite ve hijyen standartları yüksek her çeşit bulguru üretilebilecek.


Torku, bulguru, tam otomasyon PLC ve teknoloji sistemi ile doğal taşta öğüttü, modern ve geleneksel lezzeti birleştirdi ve üst düzeyde hijyen ve sanitasyonun sağladığı modern bir üretim tesisinde tat, aroma ve pişme kalitesi ile tüketici nezdinde fark yaratacak bir bulguru üretti. “Tarımın Ana Yurdundan Dünyaya” sloganı ile Torku Çatalhöyük Bulgur, tüketiciyle yakında buluşacak.



KONYA ŞEKER, ÜLKE EKONOMİSİNE DE KATKI YAPIYOR
 
Karapınar Organize Sanayi Bölgesi’ne kurulan tesis, yıllık 38.400 ton buğday işleyip 28.800 ton bulgur üretecek. Torku Bulgur Üretim Tesisinin üretime başlamasıyla ilgili kısa bir değerlendirme yapan AK Parti Karaman Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı ve Pankobirlik Genel Başkanı Recep Konuk, Konya Şeker’in 2017 yılının üçüncü ayı dolmadan iki yeni üretim tesisini daha başta Konya çiftçisi olmak üzere ülke ekonomisine kazandırdıklarını belirterek “Konya Şeker’in sloganı Türkiye’nin üreten gücü. Bizim tarafımız belli biz üretimden yanayız ve üretenin yanındayız. Biz yapacağımız yatırımlarla üretimimizi çeşitlendireceğiz ve üretim hacmimizi arttıracağız ki, tarladaki üretim de çeşitlenecek ve artacak. Biz bununla da yetinemeyiz, üreticinin zaten çok ürettiğinin de değerini arttırmak da bizim vazifemizdir dedik ve bizim üreticimizin geleneksel ürünü buğdayı işleyecek iki tesisi 2017’nin ilk aylarında üretime başlattık” dedi.

KONYA ŞEKER, BUĞDAY ÜRETİMİNİN DE GARANTİSİ OLACAK

Konya Şeker’in amacının üretici ortaklarının ürettiği veya ekonomik olarak üretebileceği her ürünü işleyebilecek, hiçbir üreticisini veya hiçbir ürünü Konya Şeker şemsiyesi dışında güvencesiz bırakmayacak bir sanayi yapılanmasını gerçekleştirmeyi hedeflediğini söyleyen Başkan Konuk, “bunu yaparken ve adımlarımızı atarken de dikkat ettiğimiz husus üreticimizi bugün desteksiz bırakmamak, bugün ürüne iyi fiyat verirken, gelecekte üreticimizin üretimi için teminatı olacak, gelecekte üreticimizin refahtan daha çok pay almasını sağlayacak tesisleri inşa etmektir” şeklinde konuştu. Üretici açısından üretmekte mesele olmadığını belirten Başkan Recep Konuk, üretenin üretileni işleyecek tesisleri de inşa etmesinin ne üreteceğine kendisinin karar vermesi başkasına ait olmasının ise tarladaki üretim iradesinin başkalarına teslim edilmesi anlamına geldiğini vurguladı. Çiftçinin yaptığı üretimle birçok sektörde üretim ve ticaret zincirini başlattığını söyleyen Başkan Konuk, tarladaki üretim olmasa hem o ürünleri işleyen fabrikalar çalışmaz hem de o ürünlerden üretilenle yapılan ticaret olmaz diyen Başkan Konuk özetle şunları söyledi;



“Üretim zincirinin ilk halkasında üretici var. O halka olmasa diğerleri de olmaz. Çiftçi hasadı yapacak ki fabrikaların çarkları dönecek, raflar dolacak, ticaret başlayacak. Ürünün bir fiyatı var. O fiyat çiftçinin alın terinin karşılığı. Bir de o üründen işlenene ödenen bedel var. Ödenen bedel ile ürün fiyatı arasındaki fiyat farkı çoğu zaman birkaç katı buluyor. Aradaki fark yani ürün üzerinden oluşan katma değer sanayici, tüccar, perakendeci adı her ne olursa onların geliri oluyor. Ürün üzerinden oluşan katma değerden üreticinin daha çok pay almasının bir tane yolu var, üretici ürettiğini de işleyecek. Konya Şeker olarak yani Konya çiftçisi olarak biz bunu yapmaya çalışıyoruz. Tarlada üreterek başlattığımız ekonomik zincirin tüm halkalarında yer almaya, ürettiğimizi işleyip, rafa kadar ekonomik sürecin tüm halkalarının içinde olmaya çalışıyoruz. Bugüne kadar bu amacı gerçekleştirmek için yan ürünleri işleyip, hiçbir şeyi israf etmeyip adeta taşı sıkıp suyunu sıkarak biriktirdiklerimizle 41 tesis kurduk. Dünyanın en bereketli ovası ve o bereketli ovayı işleyen dünyanın en maharetli çiftçisinin ürettiklerini veya üretebileceklerini işlemek için 41 değil 141 Tesisin bile yetmeyeceğinin farkındayız. Bir gün mutlaka hiçbir ürün ve hiçbir üretici Konya Şeker şemsiyesinin dışında kalmayacak. Bu ovada bizim üreticimizin ürettiği her ürünün son gramından dahi oluşacak katma değerin yine üreticiye ulaşmasını sağlayacak bir yatırım zenginliğine kavuşacağız. Hızlı adımlarla ama acele etmeden bu hedefe ilerliyoruz. Acele etmiyoruz; çünkü bizim birinci vazifemiz üreticimizi desteksiz bırakmamak. Asli sorumluluğumuz üreticimizin ürettiği ürünün karşılığını bulması. Biz her yatırımı planlarken önce çiftçinin hakkı ve desteğini ayırıyor, artanla yeni yatırımları planlıyoruz. Bu planlama çerçevesinde bu sene iki fabrikamızın daha yatırımını tamamladık ve üretime başlattık. Bunlardan ilki Un Fabrikası idi, şimdi de Bulgur Üretim Tesisimiz üretime başladı. İkisi de buğday işleyecek. Konya çiftçisi yaptığı buğday üretimiyle Türkiye’de açık ara farkla liderlik koltuğunda oturuyor.



Buğday Konya çiftçisinin hem geleneksel ürünü hem de vazgeçilmezi. Bir çiftçi şirketi olan Konya Şeker’in de buğdaya kucak açmaması zaten düşünülemezdi ve biz de buğdayı da Konya Şeker güvencesi altına aldık. Karapınar’da kurduğumuz tesis yıllık 38.400 ton buğday alacak ve işleyeceği buğdaydan üreteceği bulguru hem iç pazara hem dış pazarlara ulaştıracak. Bu başlangıç. Pazarımızı büyüttükçe alımımızı da büyütebileceğimiz bir tesis burası. Konya Şeker’in bu tesisi kurmasında üç tane temel amacı vardır. Birincisi, biz bir üretici şirketiyiz ve bizim üreticilerimizin en çok ürettiği ürünlerin başında buğday geliyor. Bu tesisle üretici ortaklarımızın buğdayı için, özellikle hasat döneminde bir teminat oluşturmak istedik. Yapacağımız yüksek tonajlı alımlarla fiyatların üretici lehine oluşması için elimiz bu yatırımla biraz daha güçlenecek. İkincisi, bulgur Türk mutfağının klasiği. Orta Asya’dan Anadolu’ya birlikte getirdiğimiz bir ürün. Nasıl İtalyan mutfağının başköşesinde makarna, Çin mutfağının başköşesinde pirinç varsa bizim mutfağımızın başköşesinde de bulgur var. Bulgur sadece mutfağımızda mı var? Çorbasından, dolmasına, et yemeklerinden, kebaplara, salatadan tatlıya kadar 50’nin üzerinde yemeğe tadını veren bulgur kültürümüzde de yer etmiş bir klasik. Atasözlerimizde tavsiyemizi bulgura atıfla vermişiz, Türkülerde sevgiyi, derdi bulgurla anlatmışız, manileri bulgurla süslemişiz. Anadolu’nun bağrında doğmuş, üretim karakterini Anadolu’nun kültür kodlarıyla şekillenmiş, kökü tarlada dalları raflarda olan, buğday üretiminde liderlik koltuğunda oturan Konya’da vücut bulmuş bir gıda şirketi olarak biz bulgur üretmezsek yaptığımız iş eksik olurdu. Üçüncüsü, ticari bir hedeftir ve Türkiye’nin elinde olan bir pazarda Türkiye’nin liderliğini hem pekiştirmeye hem de pazarı biraz daha büyütmemize katkı vermek içindir. 2015 yılı itibarıyla dünyada ticarete konu bulgur miktarı yani ihraç edilen bulgur miktarı 250 bin ton civarında bu ticarette Türkiye’nin payı yaklaşık %80. İkinci büyük ihracatçı ABD. O ABD son yıllarda verdiği teşvik ve desteklerle bu pazarda büyümeye çalışıyor.


Dünyanın pek çok yerinde bulgur artık sağlıklı beslenme için temel gıdalar arasında sayılmaya ve tavsiye edilmeye başlandı. Yani büyümeye, büyütülmeye hazırlanılan bir pazar şekilleniyor. Dünyadaki pazarın büyümesini sonuna kadar destekliyoruz, ama o pazarda küçülmemek kaydıyla. Patenti bizde olan bir ürünün pazarında geri düşmemek için, büyüyecek pazardan pay kaptırmamak için hem markalı hem kaliteli üretmemiz gerekiyor ve bizim de bulgur üretimine başlamamızın bir nedeni de budur.”

YÜKSEK KALİTELİ ÜRETİM YAPILIYOR

Son teknolojinin kullanıldığı Torku Bulgur Tesisinde mahsulün alımından buğdayın nihai ürüne dönüştürülmesine kadarki bütün aşamalarda tam otomasyon sistemi uygulanıyor. Tesiste sahip olunan teknolojik üstünlükler sayesinde tat, aroma ve renk yönünden yüksek standartta üretim gerçekleştiriliyor. Tam otomasyonla üretim gerçekleştirilen tesiste enerji giderleri minimum seviyede tutulurken hijyen ve sanitasyon da en üst düzeyde tutuluyor.

Konya Şeker, bu tesisle birlikte pancar, ayçiçeği, patates, mısır, arpa, elma, üzüm, kanola, süt ve besilik büyük - küçükbaş hayvan alımının yanı sıra buğday alımındaki tonajını da arttırma imkânına kavuşacak.


 
HAMMADDE, BÖLGEDEN TEMİN EDİLECEK

Bir üretici kuruluşu olan ve bölge üreticisinin ürünlerini değerlendiren Konya Şeker, yaklaşık 77 Milyon TL yatırım bütçesiyle tamamlanan tesisin buğday ihtiyacını da bölge üreticisinden yapacağı doğrudan alımlarla karşılayacak.  Bölgenin makarnalık buğday miktar ve kalitesi bakımından sağladığı avantajların yanı sıra ihraç pazarlarına erişimi kolaylaştıracak Mersin Limanına ulaşım kolaylığı sağlayan bir lokasyona sahip olan tesiste üretilen ürünler Torku Çatalhöyük markalı olarak hem iç hem dış pazarlara arz edilecek.